DEPRESYON: YALNIZLIĞA MAHKUM MUYUM?
"Susuyorum, ama su içmek için hareket etmek istemiyorum, acıktım ama canım yemek yemek istemiyor, aynaya bakmak istemiyorum, kendimi çirkinleşmiş ve yaşlanmış gibi hissediyorum, eskiden ne güzel gülerdim, mutlu olurdum, şimdi içimden gülümsemek bile gelmiyor, perdeleri açmak, güneşi, yağmuru, insanları görmek bile istemiyorum, artık konuşmak bile istemiyorum…"
Yukarıdaki yazı bireylerin depresyon durumundaki düşünceleri ve hislerini birazda olsa anlatmaktadır. Bu kadar karamsar, melankolik ve yaşama isteğini düşüren depresyon nasıl bir süreçtir. Nedir ki? bireyin normal gündelik yaşamsal faaliyetlerini bile yerine getirmesini engelleyebilir.
Depresyon kişinin yaşam enerjisini düşüren, çökkün bir ruh halini yansıtan özellikle zevk alma ile ilgili faaliyetlerin azaldığı, ileri düzeylerinde ise yaşamsal faaliyetlerinde azalabildiği ruhsal bir durumdur. Bireyin özellikle duygusal durumunda mutsuzluk, karamsarlık, ümitsizlik ve isteksizlik hakimdir. Şimdiki durumuna göre eskiden zevk alarak yaptığı faaliyetlerden bile zevk alamamakta hatta yapmak istememektedir. Birey kendisini yalnız hisseder –çevresinde onu seven insanlar olsa bile- varolan olumlu yaşantılarını bile olumlu olarak değerlendiremez. Yalnızlığının suçunu kendisine yükleyebilir.
Depresyon durumunda zihinsel becerilerinde etkilendiği görülmektedir. Unutkanlık, dikkatini toplayamama, bir işe başlayıp sonuna kadar sıkılmadan bitirme konusunda sorunlar görünür.
Depresyon davranışsal faaliyetleri de etkileyen ve yavaşlatan bir durumdur. Halsizlik, hareketlerde yavaşlama, örneğin diş fırçalama, yatak toplama gibi basit günlük işleri bile yapacak gücün olmadığı hissedilebilir.
Depresyon durumu fiziksel olarak iştah kaybı veya fazlalığı, uykusuzluk veya uykuya düşkünlük ortaya çıkarabilmektedir. Birey uyusa dahi yorgun uyanabilir, uyku sık sık bölünerek devam eder, zihin karmaşık ve düşüncelerle doludur. Ayrıca özellikle cinsel faaliyetlerde istek azlığı, orgazm olamama veya ereksiyon sorunları da olabilmektedir. Bu durum özellikle ilişkilerde sorunlar yaşanmasını sağlayabilir.
Görüldüğü gibi depresyon durumu bireyin tüm iyilik halini etkileyebilen, hem bireysel benlik bütünlüğünü hem de kişilerarası ilişkilerini etkileyen zorlayıcı bir durumdur. Bu durumda birey kendisini yalnız ve çaresiz hissettiği için kendisine kimsenin yardım edemeyeceğini düşünerek destek bile almayabilir.
Depresyon birçok nedene bağlı olarak oluşabilir, bunlar fizyolojik bir rahatsızlık, yaşamsal bir tehlike, ayrılık, ölüm, boşanma gibi belirgin durumlar olabileceği gibi daha belirsiz bir duruma bağlı özellikle bireyin kişilik özelliklerine bağlı olarak daha önemsiz gibi görünebilecek durumlar sonucunda da yaşanabilir.
Buraya kadar anlattıklarım depresyonun karanlık yüzünü göstermekte ise de ancak umutsuz olmamak gerekli. Yaşamımızı bu kadar etkileyebilen depresyon durumunun tedavisi mümkün olan hatta tedavi sonrası önceki iyilik haline göre farkındalığı artmış ve yaşamın tadına varılarak yaşayan bireyler haline gelinebilmektedir.
Depresyon tedavisinde ilaç kullanımı ve psikoterapi destek tedavileri uygulamaktayız. İlaç tedavisi bir psikiyatrist gözetiminde sürdürülmesi gereken tedavi yöntemidir. İlaç tedavisi alan bireylerde aynı zamanda psikoterapi alabilirler.
Depresyon tedavisinde birçok farklı psikoterapi yöntemi kullanılabilmektedir. Psikoanaliz, Gestalt Terapi, Bütüncül Terapi ve Bilişsel Davranışçı terapi teknikleri kullanılmaktadır.
Bilişsel davranışçı Terapi yöntemine göre depresyon bireyin olumsuz düşüncelerinin orataya çıkardığı olumsuz bir duygusal durumdur. Birey kendisine çevresine-yaşama ve diğer insanlara karşı olumsuz düşünceler içerisine girer, içinde bulunduğu olumsuz duygu durumu kendisinin olumlu düşünmesini engeller, birey varolan normal olumlu durumları bile geçersiz sayabilir. Böyle bir durumda bireyin öncelikle olumsuz-negatif duygu ve düşüncelerini fark etmesi sağlanır. Olumsuz düşünce ve duygulara neden ve nasıl sahip olduğu araştırılır bireye gösterilir. Olumsuz düşünce ve duygularını fark eden bireyin yaşadığı olay örneklerinden yola çıkılarak bunları nasıl değiştirebileceği, nasıl daha olumluya çevirebileceği gösterilir. Bireye olumsuz düşüncesine alternatif daha işine yarayan olumlu düşünme yöntemleri gösterilir.
Bireylerin depresyon durumunda davranışta bulunma istekleri azaldığı için bir aktivite programı düzenlenir. Bireyin depresyonuna sebep olabilecek olaylar ve durumlar ele alınarak bireyin olumsuz düşüncelerini nasıl daha gerçek ve işe yarar hale çevirebileceği bireye gösterilir.
Depresyon sevimsiz bir ruhsal durum olarak görünmekle birlikte biz Psikoterapistlerin yoğun çalışma alanlarından biridir. Tedavisi mümkün olan ve yaşama gülen gözlerle bakmanızı engelleyen bu durumu eğer yaşıyor iseniz bir uzmandan destek almanızı öneririm.
Unutmayın ki; çaresiz değilsiniz…
Mutlu günler dileğimle..
Uzm. Psikolog Naciye TOKAÇ
Psikoterapist/Çift Terapisti/EMDR Practitioner
Psikoterapist/Çift Terapisti/EMDR Practitioner